Merhaba 🙂

Askerlik görevimi tamamlamış olduğum 18. Mknz.P.Tug. General Fahrettin Altay Kışlası hakkında bir kaç şey yazmak istiyorum. Öncelikle askere gitmemiş ve sülüs belgesinde bu kışlaya gidecek olacağını öğrenen herkes, internette yaptığı araştırmalar ile forum sitelerine yönelecektir ve bu forum sitelerinde 3-5 kendini bilmez tarafından yazılmış  yorumlar ile gözünüz korkacaktır. İçinizi ferahlatmak adına söyleyebilirim ki bu tugay gidebileceğiniz en iyi yerlerden biri. Olumsuz yönleri yok değil tabi ki, insanların oldukları her yerde saçma sapan karakterler mutlaka oluyor. Şansınız yaver giderse iyi bir takıma, iyi komutanlara denk geliyorsunuz bu Türkiye’nin her bölgesi için geçerli. İyi komutanlar demişken şu ayrıntıyı da göz ardı etmemek lazım, sen eşşek olursan komutanlarında sana eşşek gibi davranır 🙂

359. Kısa dönem er olarak gittiğim kışlada, Komuta Destek Taburu Emniyet ve Muhafız takımı personeli olarak askerliğimi tamamladım. Nizamiye ve Ani Müdahale Kuvveti bizim takımımız bünyesinde idi. Ben ise Nizamiye personelleri arasında yer alıyordum. “Nizamiye kışlanın aynasıdır” komutanlarımız hep bunu söylerdi. Gerçekten de öyle, dışarıdan bir aile geldiğinde ya da herhangi bir asker yakını doğrudan sizinle muhatap oluyor ve sizin davranışınıza göre kışlayı genel olarak değerlendiriyor 🙂 Ayrıca bence kışlada ki en kritik yerdir Nizamiye. Herhangi bir tehdit Doğu-Batı fark etmez doğrudan Nizamiye üzerinden gerçekleştirilir. Bir  çok örneği mevcuttur zaten basın kayıtlarında. Çok fazlada lafı dolandırmadan, Nizamiye bilgisayar işletmeniydim, daha genel adıyla yazıcı 🙂

Kışlada 6 Tabur bulunuyordu ve genel olarak  imkanlardan bahsedecek olursak, oyun salonu(Playstation vb.), bilgisayar kullanım alanı, çamaşırhane, 2 adet kantin, fırın, pide ve kebap fırını ve 3 adet halı saha başlıcaları arasında yer alıyor 🙂 Tugay komutanımız Tuğgeneral İsmail Gürgen askerliğimi yaptığım süreç zarfında Nizamiye giriş çıkışlarında hafta içi her gün sabah akşam mutlaka gördüğüm gerçekten çok düzgün bir insan olduğunu düşündüğüm, korkudan veya başka bir sebepten değilde kişiliğine hep saygı duyduğum bir insandı. Tabur komutanımız Yarbay Kamil Küçük kendi şahsi görüşüm olarak yaptığı çalışmalar ve iş bitiriciliğiyle tanıdığım gerçekten ordunun ihtiyacı olan komutanlar arasında yer alıyor. Takım komutanımız Üsteğmen Serkan Şanlı ve Takım Astsubayımız Murat Kuş ise Emniyet Muhafız Takımını sahiplenen ve askerlere her açıdan yardımcı olmaya çalışan tabiri caizse adam gibi adamlardı 🙂 Silsileye devam ederek ve asıl assolistlerden bahsetmek istiyorum, Uzman Çavuş Emre Güvener ve Uzman Çavuş Aytaç Akdeniz, bu iki komutanımın askerliği yaptığım süre zarfında ne ihtiyacımız olsa, ne konuda sıkıntıya düşsek her zaman yanımızda oldular, bizlerden hiç desteklerini esirgemediler, hakları üstümüzde çoktur ve ne yapsak ödemek mümkün olmaz 🙂 Orada askerdeyken ailenizden, sevdiklerinizden uzak oluyorsunuz iyi niyeti ve yardımseverliği net bir şekilde görebiliyorsunuz. Ayrıca takımın kilit insanlarıydılar her daim görevlerini doğru yaptılar ve bize doğruyu doğru şekilde aktardılar. Askerde mantığın olmadığını düşünen insanlarında böyle komutanlarla karşılaşmasını gerçekten isterim. Mantıksız hiç bir şey yapmadık. Silsile bulunan adlarını saydığım tüm komutanlarım gerçek birer askerdiler. Askerdiler diyorum çünkü gidenler bilirler olmayanlarını da görüyorsunuz. Yapıcı eleştiri yapmak bu konuda pek mümkün olmuyor ne yazık ki 🙂 “Askerliği sadece yaşam tarzı askerlik olanlar yapabilirler” bunu Aytaç komutanım söylerdi. “Yaşam tarzıdır askerlik” derdi bize “öyle para için ya da başka şey için yapılmaz vatan sevdalısıysanız, sırtınıza çantanızı alıp gidebilirim şuan diyorsanız yapmalısnız” derdi 🙂

Askerde çok fazla insan ile karşılaşıyorsunuz ve doğru olanları bir şekilde tespit ediyorsunuz. Benimde acemi birliğinden koğuşumuzda ki herkes aslan gibiydi usta birliğinde yani 18. Mekanizede bir tane aslan gibi tertibim vardı. Adaşım Çavuş Murat Dursun Becerikli, bu insanı daha doğrusu adam gibi adamı bir kaç kelimeyle özetlemek çok zor. Hayatım boyunca aklımda olacak güzide insanlardan biri oldu :).  İyi insanları tanıdım, iyi insanlarla beraberdim, takımda ki diğer arkadaşlarında hakkını yemek istemem tabi çok temiz kalpli insanlar gördüm. Yunus, Turgut, Uğur, Yusuf, Tuğrul, Ramazan, Orhan, emmoğlu Ahmet, Hüseyin, Eray, Fatih, Sıddık, Oğuz ve isimlerini sayamadığım nice arkadaşım oldu. Toparlamak ve de özetlemek gerekirse güzel günlerdi, güldük, eğlendik, gururlandık, destek olduk, asker olduk, kardeş olduk sevindik ve zaman zamanda duygulandık 🙂

Askerlik sayılı günden ibaret ve kafanız tamamen boş olduğundan yaşadığınız her şey birebir aklınızda kalıyor. Yaparken bitse de gitsem, bittikten sonra biraz daha olsa da yapsam diyorsunuz.

Saygı ve sevgiyle,
Murat Artan
Piyade Çavuş :))